Bilecik’in Pazaryeri ilçesine bağlı Bozcaarmut köyünde yapılması planlanan altın madeni projesi, bölge halkının ve çevre savunucularının sert tepkisini çekti. Doğayı ve yaşam alanlarını tehdit eden projeye karşı köyde düzenlenen toplantıda, yurttaşlar ve sivil toplum kuruluşları kararlılıklarını bir kez daha ortaya koydu.
Toplantıya Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), Türkiye İşçi Partisi (TİP), Doğayı ve Çevreyi Koruma Derneği (Doğader), Tüm Emeklilerin Sendikası ve Tümka-İş Sendikası üyeleri katılarak destek verdi. Katılımcılar, altın madeni projesinin sadece doğayı değil, köy halkının sağlığını ve geçim kaynaklarını da tehdit ettiğini vurguladı.
“ÇED Süreci Bypass Ediliyor, Halk Bilgilendirilmiyor”
Toplantıda konuşan Prof. Dr. Ertuğrul Aksoy, madencilik şirketlerinin çevresel etki değerlendirme (ÇED) süreçlerini devre dışı bırakmaya çalıştığını belirterek, “Doğaya zarar verecek her türlü girişim, ekonomik kazanç ve kalkınma söylemleriyle meşrulaştırılmaya çalışılıyor. Ancak bu şirketler, ‘ÇED gerekli değildir’ kararlarıyla halkın bilgi edinme hakkını gasp ediyor, faaliyetlerini toplumdan gizliyor” dedi.

Köylülerden Kararlı Mesaj: “Toprağımıza Sahip Çıkacağız”
Bozcaarmut köylüleri, ellerinde taşıdıkları dövizlerle tepkilerini açıkça dile getirdi: “Köyümüzü madene vermeyeceğiz”, “Altın değil temiz su istiyoruz”, “Burası bizimdir, maden zehirdir”, “Ölüler altın takmaz”, “Toprağına, köyüne sahip çık”.
Köylüler, projenin hayata geçmesi durumunda tarım alanlarının, içme sularının ve doğal yaşamın geri dönülmez biçimde zarar göreceğini belirtiyor. Altın madeni uğruna doğanın ve yaşamın feda edilmesine karşı çıkan halk, yetkililere seslenerek projeden derhal vazgeçilmesini talep ediyor.
Doğa İçin, Gelecek İçin Direniş
Bozcaarmut’ta yükselen bu ses, yalnızca bir köyün değil, doğasını, suyunu ve geleceğini savunan herkesin sesi. Bölge halkı ve destek veren kurumlar, altın madeni projesine karşı mücadelelerini sürdüreceklerini ve doğayı korumaktan vazgeçmeyeceklerini ilan etti.